Yönetmen: Sylvain ChometOrijinal Adı: Attila Marcel
Yapım Yılı: 2013
Yaşadığı bir travma sonucu çocukluğundan itibaren konuşmayan ve teyzeleri tarafından bir piyanist olarak yetiştirilmiş Paul, bir tesadüf sonucu tanıştığı garip komşusu Madam Proust'un yardımıyla travmasınının kökenlerine inmeye çalışacaktır. Kendisini bu yolculukta pek çok sürpriz beklemektedir.
Tür: Dram, Fantastik
Yazar: Sylvain Chomet
Kast: Guillaume Gouix, Anne Le Ny, Bernadette Lafont
Imdb: 7.0
Öne Çıkanlar:
Kahramanlarının isimlerinden hareket ile Pausl'ün kararmış geçmişine yaptığı yolculuğun Marcel Proust ve Kayıp Zamanın İzinde'ye göndermeler içerdiği açık olsa da, henüz okuma şansı bulmadığım bu yapıta dair ilişkileri değerlendiremeyeceğim. Geri kalanına da hızlı bir gözatalım beraber; yine isimlerden hareketle (amacım onomastik değil) Marcel'in önünde Attila isminin seçilmiş olması da canlandırdığı hiddet dolu tipleme nedeniyle Attila'ya yani Avrupalıların genlerinden gelen o şiddet dönemine bir atıf olabilir mi diye düşünmedim de değil.
Kahramanlarının isimlerinden hareket ile Pausl'ün kararmış geçmişine yaptığı yolculuğun Marcel Proust ve Kayıp Zamanın İzinde'ye göndermeler içerdiği açık olsa da, henüz okuma şansı bulmadığım bu yapıta dair ilişkileri değerlendiremeyeceğim. Geri kalanına da hızlı bir gözatalım beraber; yine isimlerden hareketle (amacım onomastik değil) Marcel'in önünde Attila isminin seçilmiş olması da canlandırdığı hiddet dolu tipleme nedeniyle Attila'ya yani Avrupalıların genlerinden gelen o şiddet dönemine bir atıf olabilir mi diye düşünmedim de değil.
Paul'ün geçmişe yaptığı fantastik öğelerele bezenmiş yolculuğu Amelie ile koşutluklar içermekte. Karakter ve çevre yapılandırmalarına, müzik seçimleri de eklendiğinde aslında Chomet'in bir Amelie denemesi yaptığını söylemek çok yanlış olmaz. Teyzelerin Mme Proust'a saldırılarında ise bariz bir Hitchcock'a selam olduğunu da ekleyelim.
Paul'ü çocukluğunun karanlık bölümüne yolculuğa çıkaran 'Budist' Proust, daha çok 'ilk filozof' Pisagor tarikatı üyesi gibi hareket etmekte aslında. Her iki düşünce adamı aynı dönemlerde yaşamış olsa da aralarında bir etkileşim olmuş olabileceğine ilişkin bir kanıt henüz bulunamadı. Ancak ikisi de Proust'un takipçisi olduğu ruhun transmigrasyonu fikrinin kendi bölgelerindeki kurucuları. Her ikisi de et yemekten hoşlanmasalar da özellikle Pisagorcular'da katı vejetaryenliğin önemli şart olduğunu (fasulye yememeleri dışında) belirtmeli, aynı Proust'un yaşadığı alanı bir sebze bahçesine çevirmiş olmasında görülebileceği gibi. Proust'un nen yakın arkadaşı aynı zamanda Paul'ün de piyanosunu akort eden Coelho'nun da gözleri görmemesine rağmen merdiven korkuluklarının tınıları ile yolunu çizmeye çalışması bile ilk nota oktavlarının kaşifi Pisagor'a yakışan bir yaklaşım; ikili sanki bu geçmişte hunharca yokedilmiş bu tarikatın günümüzdeki gizli üyeleri. Bakalım bu antik ve objelere ruhan anlamlar yükleyen mistik yöntemler Paul'ün geçmişine yaptığı yolculuğa yardımcı olabilecekler mi?
Ender Şenkaya
Ödüller:
Ender Şenkaya
Ödüller:
- Beijing International Film Festival 2014
- Winner
- Tiantian Award- En İyi Erkeke Oyuncu - Guillaume Gouix
- En iyi müzik
- Aday
- Tiantian Award En İyi Film - Sylvain Chomet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Film hakkındaki izlenimlerim...